zıtlık üzerime vazife biçilmiş
kurşun gibi göğsümün üstünde
yasal bir rozet gibi parlamakta
müslüman kardeşlerin arasında
kraliçe gibi muhaliflik etmekteyim
çığlık çığlığa bir kalabalıkta yalnızım
sesim duyulmaz ama konuşmak boynumun borcu
çoğu vakit içimdeki kırgınlığa da muhattap bulamam
halbuki arzum yalnız
saadete dayanmış bir teselli
kandırılmam epey kolay üstelik
habersiz büyür içimdeki muhalif
gözlerine bakarım inatla ve belki anlayışla
ama ruhum duymaz
pencereler açarım mavi gökyüzüne
beyaz güvercinler uçurur
hayatı tartarım.
çelişkiler içinde yuvarlanan sözleri,
debelenmiş zihinlerinin kuruntuları.
ölümcül silahları inkar ve imha
çoğu zaman da sessiz kalmaları
kendinden bıkana kadar gururunun üstünde debelenirler, elinden gelen
anlamadığın imalara karşı çıkmak olur
onlar dünyayı rengarenk görürler
bilmedikleri şey ise
tüm renklerin aslında siyah ve beyaz olduğudur
siyahın zıttı beyazdır
gerçek ve hayal gibi
kendim ve ben gibi
sen ve kendim gibi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder